23 Mart 2010 Salı

41- BİN UMUTTUR SAMSUN'A ÇIKMAK!

Osman TÜRKOĞUZ
Menemen
23 Şubat 2009




41- BİN UMUTTUR SAMSUN’A ÇIKMAK!


“Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden
İçerideki cephenin suskunluğudur.”MUSTAFA KEMAL.


Mareşal Gazi Mustafa Kemal; CHP’sinin üçüncü kongresinde, ALTI GÜNDE VE 36,5 SAATTE OKUDUĞU, BÜYÜK NUTKUNA ŞÖYLE BAŞLAMIŞTI:
“SAMSUN’A ÇIKTIĞIM GÜN, GENEL DURUM VE GÖRÜNÜŞ:
1919 yılı Mayıs’ın 19’uncu günü Samsun’a çıktım,
Genel Durum ve Görünüş:
Osmanlı Devleti’nin de içinde bulunduğu topluluk, Genel savaş’ta yenilmiş, Osmanlı Ordusu her yanda sarsılmış, şartları ağır bir “Ateşkes Anlaşması” imzalanmış. Büyük Savaşın, uzun yıllar içinde, ulus yorgun ve yoksul bir durumda. Ulusu ve ülkeyi Genel savaşa sokanlar, kendi başlarının kaygısına düşerek, yurttan kaçmışlar.
Padişah ve Halife görevinde bulunan Vahdettin, soysuzlaşmış, kendini ve yalnızca tahtını koruyabileceğini umduğu alçakça önlemler araştırmakta. Damat Ferit Paşanın başkanlığındaki Hükümet; yetersiz, aşağılık, korkak, yalınız Padişahın isteklerine bağlı ve onunla birlikte, kendilerini koruyabilecek herhangi bir duruma boyun eğmiş. Ordunun elinden silahları ve savaş gereçleri alınmış ve alınmakta.”

Bu anlatımın gerisinde, akla ve hayale sığmayan perişanlıklar, dağılmışlıklar ve parçalanmışlıklar vardı:

A- Ülkemiz, işgal bölgelerine bölünerek:
1- İngilizler,
2- Fransızlar,
3- İtalyanlar,
4- Yunanlılar,
5- Ermeniler,
6- Yerli Rumlar tarafından işgal edilmişti.

B- Uluslaşamamış, ümmetçilik batağında, tarikatlara, mezheplere, tekke ve zaviyelere bölünmüş Osmanlı toplumu, ortaçağın gerisine düşmüş bir görünüme bürünmüştü.
C- Asırlarca baktığımız, yemeyip yedirdiğimiz Müslüman azınlıklar, birer millet statüsüne bürünerek işgalcilerle bir olmuş, Türk’ü sırtından hançerlemişlerdi.
D- Hırıstiyan azınlıklar da, işgalcilerle birlik olmuşlardı.

NEDEN BİN UMUT?
Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışını bir tek umut’a bağlayanlar; o günün toplum ve politik yapısını bilmeyenlerdir:
1-Padişah ve taraftarları, Sevr Analaşmasına karşı çıkanların, Osmanlı Ordu ve Mülki gücü ile ezilerek, saltanatlarını ve hıyanetlerini sürdürme umudundaydılar.
2- Azınlıklar ve hainler, kolayca parçalanacak ülkemizden pay alabilme umudundaydılar.
3- Mezhepler, Tarikatlar, Tekkeler ve Zaviyeler eski sömürü güçlerine kavuşma umudundaydılar.
4- Ülkemizin gerçek sahipleri, kurtarılacak ülke üzerinde, her türlü sıkıntıya katlanma umudundaydılar.
Halide Edip’in ”Türkün Ateşle İmtihanı”nda belirttiği gibi; Sivrihisar taraflarındaki köylüler:
“JANDARMA ZÜLMÜNE RAZIYIZ; YETER Kİ, BU YUNAN GÂVURU GİTSİN!”, DİYE DUA ETMEKTEDİRLER.
MENEMEN’İN HATUNDERE KÖYÜNDE; KÖYÜN YAŞLI KADINLARI HER AKŞAMÜZERİ TOPLANARAK:

“İKİNDİYE KADAR DEVLETE, İKİNDİDEN SONRA KENDİMİZE ÇALIŞMAYA RAZIYIZ; TEK, BU YUNAN GÂVURU GİTSİN”, DİYE DUA ETMEKTEDİRLER.

MUSTAFA KEMAL’İN TAŞIDIĞI İNANÇ YÜKLÜ UMUTLAR.
En Aydın ve en Vatansever Osmanlı, ülkemizin istiladan kurtuluşunun dışında bir istek ve beklenti taşımıyordu. Samsun’a çıkan 18 kişilik maiyet adamı ve 30 kişilik muhafız takımının da başka umut ve düşüncesi yoktu. İlginç bir tarihi olay yeniden yaşanıyordu.

BİLGE KAĞAN
Bilge Kağan’ın babası İlteriş Kağan, Annesi İlbilge Hatun ve peşlerinden gelen 17 kişi ile Çin’e başkaldırmıştı.
57 yaşında; koyduğu prensiplere aykırı olarak, bir Çinli kadınla gerdeğe girerken öldürülmüştü.

Bu 19 kişi, yapacakları eylemi biliyorlardı.

AMASYA GENELGESİ
Mustafa Kemal’in gerçek düşüncesinin tüm dünya’ya ilan edildiği bir belgedir. Mustafa Kemal’i kullanmak isteyen körler ve aptallar uyanmışlardır:
“VATANIN VE ULUSUN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜ, ULUSUN İRADESİ İLE SAĞLANACAKTIR. ”Belgeyi, Kurmay Albay Refet bele imzalamak istememiş, arkadaşlarının zorlaması ile parafe etmiştir.
AMASYA GENELGESİ ile GÖKSEL İRADE, YERİNİ İNSAN İRADESİNE BIRAKMIŞTIR. ÇAĞDAŞ VE EVRENSEL NEYİMİZ VARSA, AMASYA GENELGESİNE BORÇLUYUZ.

ULUSAL BÜTÜNLÜĞÜN SAĞLANMASI
ULUSAL KONGRELER.

Erzurum Kongresi ile Anadolu birliği sağlanmış, Türk toplumu düşmanları kovmaya odaklanmıştır.
Sivas Kongresi ile de, ANADOLU VE RUMELİ MÜDAFAİ HUKUK CEMİYETİ KURULMUŞ; HÜKÜMET İŞLERİNİ GÖRMEK ÜZERE; MUSTAFA KEMAL’İN BAŞKANLIĞDA BİRTEMSİL HEYETİ DE OLUŞTURMUŞTUR.
7/8Temmuz.1919 gecesi; Mustafa Kemal; yanında bulunan Mazhar MÜFİT Bey’e, şimdilik gizli kalması kaydı ile şu notları yazdırmıştır:
”TAM BAĞIMSIZLIK KAZANILACAKTIR.”
1-Cumhuriyet ilan edilecektir.
2-Latin harfleri kabul edilecektir.
3-Padişahlık ve Halifelik meselesi halledilecektir.
4-Kadınlarımıza her türlü sosyal hakları verilecektir.

Mahzar Müfit Bey: ”Bu kadar şaka yeter “, diyerek odayı terk etmiştir.
MUSTAFA KEMAL; askerlikten ayrıldığında; Müfettişlik kurmay başkanı Kurmay Albay Manastırlı Kazım Dirik; huzuruna gelerek:
“-Efendim, şifreleri kime teslim etmemi emredersiniz!” diyerek, dolaylı olarak istifasını bildirmiştir.
“Ben ve kolordum, emrinize amadeyiz. Siz yine de bizim Aziz kumandanımızsınız”, diyen 15’inci Kolordu komutanı General Kazım Karabekir’den destek gelmiştir.
General Kazım Karabekir’in, ”İSTİKLAL HARBİMİZ”, adlı eserinde anlattığına göre, Sivas Kongresi esnasında, Sivas’a gelen Kavaklılı Fevzi Paşa-Mareşal Fevzi Çakmak-Mustafa Kemal’i tutuklayıp, İstanbul’a götürmek istemiştir.
Mustafa Kemal; içinde, ulusal bir sır gibi taşıdığı kutsal inancını açıklamış olsaydı; etrafında kimseler kalmaz ve tutuklanırdı!
Bugün; elimizden alınmaya çalışılan güzel, insan onuruna layık çağdaş neyimiz varsa, SAMSUN’A MUSTAFA KEMAL’İN ÇIKIŞINA BORÇLUYUZ.
ÇOCUKLARIMIZA: ”ATATÜRK DÜŞMANLARI KOVDU, YURDUMUZU KURTARDI ,” DEMEYİ ÖĞRETMEK BASİTLİĞİNDEN SIYRILMALIYIZ.
TÜRK ULUSUNUN ÖVÜNÜLECEK HER İŞİ, SAMSUN’A ÇIKAN MUSTAFA KEMAL KEMAL’İN İNANÇLI UMUDUNUN ESERİDİR.




Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi