TC. İHANET YARIŞI!
OSMAN TÜRKOĞUZ
İzmir;24 Eylül 2013
Türkiye Cumhuriyetinde Kürt Saidi Nursi,
Arnavutlukta da Sarı Saltuk Sempozyumu!
Saru
Saltuk, Hacı Bektaş Velinin öğrencilerinden biridir.750 sene önce İslamiyeti
yaymak üzere Balkanlara geçmiştir.”TRT, Türk,Türklük ve Müslümanlık haini Saidi
Norsi sempozyumun,Kürtçü Hüseyin Çelik’in konuşması ile vermiştir!”Önce
buyurunuz Hüseyin Çelik’in numarasını:
“Onu dinleselerdi bugün böyle olmazdı!”Milli Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik! Ve incilerinin devamı:”Eğer Cumhuriyetin başında Bediüzzaman resmi
makamlarca dinlenseydi,bugün ülkenin durumu şüphe yok ki böyle olmazdı.Maneviyattan
yoksun olarak yetiştirilen Doğuluların Kürtçü,Batılların da Türkçü olmamalarını
beklemek iyimserlik olur…”Yave daha
çok ama yazmadım.Hürriyet gazetesi01 ekim
2003/25 Şubat 2004.Sayın NURCUMUZ,Cumhuriyetten önceki 29 Kürt ayaklanmasına ne
buyurulur!Ostüzü.
“NURCULUK”
“İNANÇLARA VE AKLA TERS BİR YAKLAŞIM!
MÜSLÜMANLIĞA
ENDİREK SALDIRI!
OHRANA,
İntelligence servis, CİA ve Yerli İşbirlikçiler!
VE
DAHİ BONANZA ÇİFTLİĞİ!
POLİTİKACILARIMIZ!
BİLİM ADAMLARIMIZ VE AYDIN GEÇİNEN HAİNLERİMİZ!
OSMAN TÜRKOĞUZ
E.J. KD. ALB-HUKUKÇU
(1957-1998) Kitabın yazılış süresi.”
“Nur Risalelerinin Türkçe, Arapça, Farsça
Dillerinin hiçbirini tam bilmeyen kulak dolgunluğu ile elde edilmiş kelimelerin
yanlış tertip edilmiş örneklerinden ibaret olduğu, bunların mucize, keramet ve
Allah tarafından gönderilmiş olduğu yolundaki iddiaların, ya iddia sahibinin
kuruntusu ya da iddia sahibince bile, bile uydurulmuş bir düzen olduğu, halkın
bu risalelerin Kuran’dan sonra, hatta bazen ondan daha önemli olduğu görüşüne
saptırıldığı, bu uğurda hapse girmenin ibadet yerine geçeceği, ölenlerin şehit
olup gideceği, nurcu olmayanların imansızlardan, dinsizlerden meydana gelmiş
bir kalabalık teşkil edeceği...” 22. 07. 1971
BİLİRKİŞİLER:
Şükrü ŞARDAĞ Mehmet
ORUÇ
-Eskişehir Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri
Mahkemesinin 82 Nurcu hakkında gerekçeli kararı s.45-46
TÜRK GENELKURMAY BAŞKANLIĞI'NA kulak verelim:
GENELKURMAY HARP DAİRESİ BAŞKANLIĞI RESMİ YAYINLARI
SERİ
NO:8 S.4:
"Din perdesi altında Osmanlı Devletini bölmek isteyen
Kürt politikacısı Said’i Kürdi’ bu maceradan faydalanmak isteyen Derviş Vahdeti
de aslında birer maşadan ibarettiler. Maskeleri, ancak, binlerce Türk'ün ve
Müslüman’ın kanı aktıktan
sonra düşmüş ve gerçek içyüzleri anlaşılmıştı.
Aradan 50 yıl geçtikten sonra,
meydanı boş ve uygun bulduğu bir anda adını da değiştirerek yeniden ortaya
çıkan Said’i NURSİ ise vaktiyle politika yolu ile başaramadığı bölgecilik ve
bölücülüğü bu kez din ve dindarlık maskesi altında sağlamaya çalışan, Gerçek ve
maalesef başarılı bir anarşisttir. Bununla beraber müteşebbis gene o değildi.
İplerden birinin ucu dışarıdaki Türklük düşmanlarının, diğerinin ucu da
içerdeki bir kaç hain ile kütle halindeki deki gafillerin elinde idi.
“NUR RİSALELERİ HAKKINDA DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞI DİN İŞLERİ YÜKSEK KURULU KARARLARI:”
1- Ebcet hesabıyle ve tevafuklarla manalar
verildiği, bunların Müslümanlık esaslarına göre dini ve ilmi kıymeti
olmadığı.(1948-323)
2- Risale-i Nur’un ve müellifinin manevi işareti
müjdelediği ve buna binaen vazife sahasında bu, muhalefetin ise Cenab-ı Hakkın
rızasını kazandıracak bir yol olduğu iddiası. (1960-156)
3- Nur Risalelerini toplu
olarak okumak bir nevi hizipçilik olduğu, (1960-203)
4- Risale-i
Nur’un dini mukaddesat arasına katılmak istendiği; yalnız Nurcular için dua
yapılarak müslümanlar arasında bir zümre meydana getirildiği ve tefrikaya yol
açıldığı.(1962-5)
5- Nurculuk
propagandası yaptığı.(1962-28)
6- Said’i
Nursi ve eserlerinin harikuladeliğinden ve kerametlerinden bahsolunduğu, indi
teviller ve mübalağalı ifadeler kullanıldığı.(1962-526-536)
7-
Mübalağalar, indi tevil ve mütalaalar.(1962-547)
8-
Mübalağalı, indi tevil ve mütalaalar.(1962-548)
9- Birtakım
indi tevillerlerle hizipçiliğe müeddi (1963-506)
10-Kur’anı
Kerim’in harflerinden bir takım manalar istihracına kalkışmak gibi ulemanın ekserisince
benimsenmeyen bir yol tutulduğu, Asay-ı Musa adlı eserinde, bazı ayet ve
kelam-ı kibari indi olarak tevil ederek bunların Risale-i Nur’u tebşir ve teyid
ettiği iddiası (1963-520)
11-Nur
Risalelerini Kur’anı Kerim’in manevi mucizesi olarak göstermek iddiası
(1963-572)
12- Nur
Risalelerinde Said’i Nursi’nin tasavvufla karışık şahsi görüşleri mübalağalı
fikirler, indi teviller ve Hurufilik. (1963-669)
GERİCİLİK VE
ÖTESİ S.150-151 Fuat KADIOĞLU, ZONGULDAK Eski Valisi. Said’i
Norsi,30 sene Bahaîliğe İNANDIĞINI DA İTİRAF ETMİŞTİ! Bahailik, İngilizlerin
baskısı ile 1947’de Birleşmiş Milletler tarafından yeni bir din olarak kabul edilmiştir!
Ostüzü. Diyanet İşleri Başkanı Bay Mehmet görmez; VATAN HAİNİ Sait Molla ve
Dürrizade Abdullah ile Mustafa Sabri Efendinin selamlarını getirdim.bu deliyi
bir sene süre ile Toptaşı Akılı Hastanesinde tutan Abdülhamit’i Saniden de
selamınız var!1957 seçim propagandası için,Adnan Menderes Nur Risalelerinin
yayımlattırılması işini Isparta Milletvekili Dr. Tahsin Tola’ya
vermişti.Diyanet İşleri Başkanı Hayri Urgancıoğlu fikrini sorduğu başbakanlık
Müsteşarı Rahmetli Ahmet Salih Korur’dan şu yanıtı almıştı:”Hocam!Bu
risalelerin yayınlattırılmaması için yazarının adı yeterli değil midir?!
BAHAİLİK HAKKINDA DİN
İŞLERİ YÜKSEK KURULU KARARI:
Bahailikle ilgili “Bahai Dini-Tarihi-Prensipleri ve Dini
Hükümleri” adlı kitap hakkında Din İşler Yüksek Kurulu’nun 03.07.1967 tarih ve
118 No.lu Kararı: “.....Menşei itibariyle İslamiyet’teki Batıniliğin
kollarından, bazı esaslar alan, ayrıca çeşitli dinlerden, bilhassa
Hıristiyanlıktan mülhem mesnetsiz, batıl bir mezhep veya tarikat olduğunda
bütün müesses din mensuplarının ittifak halinde bulunduğu Bahailik, kökü
dışarıda, siyasi bir cemiyet karakterinde ve devletlerin temel nizamlarını
değiştirip Bahailik esaslarına uydurma gayesindedir.
Tetkik edilen ve Dr. N. Özsuca tarafından derlenen “Bahaî Dini”
adlı kitapta da bu husus müşahede edilmekte ve semavi kitaplarına Bahailiğin
kurucusu Bahaullah’ın geleceğini ve kendine ilahi vahiy nazil olacağını haber verdiğine dair
sarih ifadelere rastlanmakta, dolayısı ile Kur’an-ı Kerim’den sonra Semavi
kitap gönderileceği zımnen iddia olunmakta, Hristiyanı tesirle Cenab-ı Hakka
“Semavi Peder” denilip, Allah’a evlat isnat edildiği bir “Dünya Merkezi
Hükümet” inden bahisle bütün hükümetler üstünde merkezi bir hükümet meydana
getirilmesi gerektiği şeklinde...” birçok mesnetsiz iddialar serdedilmektedir.
Netice olarak, her ne kadar, Bahaîliğin bir din olduğu iddia
ediliyorsa da din olmayıp milli bütünlüğümüzü bozucu sapık bir mezhep ve
tarikat olduğu kanaatine varılan bu kitapta baştan sona kadar Bahailik
propagandası yapıldığı cihetle eserin zararlı ve toplattırılması lüzumlu
olduğuna ittifakla karar verildi.” İslama Yönelen Yıkıcı Hareketler Bahailik ve
Babilik. S.3. Muhsin Abdülhamit.
KIRKİKİ
SENEDE:
BENİM ÇIKARDIĞIM
SONUÇ:
OHRANA (ÇARLIK RUSYA
GİZLİ POLİSİ)+İNG. İNTELLİGENCE SERVİSİ+İ,RANLI ARHUNTLAR+BAHAÎLER.
BAHAİLİK+SAİDİ
NORSİ+DIŞ İSTİHBARAT GÜÇLERİ.
SAİDİ
NORSİ+NUR SURESİ= SAİDİNURSİ.
SAİDİ
NURSİ+BATİNİLİK+HURUFİLİK+KÜRTÇÜLÜK+DIŞ GÜÇLER VE İÇ DESTEK= RİSALEYİ NUR
KÜLLİYATI.
R.NK+ SAİDİ NURSİ+
ADNAN MENDERS+ TAHSİN TOLA+ SÜLEYMAN DEMİREL+ SAĞ POLİTİKACILAR VE DAHİ BÜLENT
ECEVİT.=NURCULUK.
NURCULUK+ ÇİA+ ÇIKAR
ÇEVRELERİ+ İÇ BUDALALALR= TÜRKLÜĞE VE DAHİ İSLAMA YÖNELİK; AKLA, İNSAN ONURUNA,
ÇAĞDAŞLIĞA VE BİLİME AYKIRI YENİ BİR DİN.
NURCULUK, OSMAN TÜRKOĞUZ
“LEVH-i MAHFUZ, CİFR, EBCET HESABI VE HURUFİLİK”
“Levh-i Mahfuz'da yazılı
olduğuna inanılan Tanrısal sırların, Hz. İbrahim’den, Hz. Musa'ya oradan da
Hz. Ali'ye, ondan da Said Okur'a geçtiğine inananlar vardır. Hz. Ali gaybı bilir;
öldürüleceğini, bahçesindeki kazlar bilmesine karşın kendisi bilemez. Sıffın'ı,
oğullarının felaketli ölümlerini de bilemez.
Said Okur, Nur
Risalelerini yazarken; Mısır'dan, Suudi Arabistan'dan, İngilizlerin egemen
olduğu yörelerden, Kur'an'ı Kerim ayetlerinin kendisini haber verdiğine dair
mektuplar alır.
Ben, bu konuları, 1957 den bu yana araştırmaktayım. Babilik,
Bahaîlikteki Rus ve İngiliz oyunları apaçık ortadadır. Nurculukta da...
Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN
hayatında, ilginç bir sayısal uyum vardır. Bu sayısal uyumu, 1975 yılında bir
broşür halinde yayımlamıştım.
Roosevelt, Churchill,
Hitler, Mussolini ve Stalin'in doğum tarihlerinden 1944 yılına kadarki hayat
safhalarının toplamı da eşittir.
Biz, ATATÜRK’ÜN
yaşamındaki bu sayısal uyuma mistik hezeyanlarla ve dört elle sarılmıyoruz.
ATATÜRK gerçeğinin, böylesine saçmalara sığınmasına gerek duymuyoruz.
Roosevelt -- Churchill-- Stalin-- Hitler--
Mussolini
Doğum Tarihi Yaş (1944'e kadar) işbaşına
geliş tarihi işbaşında kaldığı süre 1944'e kadar
1882 1874 1879 1889 1883
62 70 70 55 61
1933 1940 1922 1933
1922
11 4 22 11 22
TOP:3388 3388
3388
3388
3388
SAYILARIN KUTSALLIĞI
3.7.9.12.18.19.40.41 ve 52 sayıları, bazı
inanç gruplarınca kutsal sayılır. Bazı sapık dini akımlarda; cifir ve ebcet
hesaplarıyla kendilerine kutsallık yakıştırmakta, ayetlerin harflerinin
sayılarını toplayarak; onlardan yardım ummaktadırlar. Tek sayısal uyum
ATATÜRK’TEDİR. Bunu mistik sayıklama yapmayız. Sayılar kutsalsa; o kutsallık,
hiçbir zorlamaya, sapkınlığa başvurmadan Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN yaşamında
vardır. Doğumu 1881'dir. Bunun Arapça yazılışı (IAAI’ DİR.
Bir erkeğin sağındaki kadınıyla elele
tutuştuğunu görelim; erkeğin sağ eli, kadının sol eli yine (!AA!) eder. Erkeğin
sağ elinde (lA), kadının sol elinde (AI) yazılıdır.
Efendim; kadın solda olur, denilirse; kadının sağ elinde (lA),
erkeğin sol elinde (AI) birleşince yine de (IAAI) oluşur.
Bu
ellerin aynen birleştiğini düşünüp sayıları toplayalım:
lA
+ AI = 18
1881
eder.
AI
+ lA = 81
MUSTAFA
KEMAL ATATÜRK = 19 (On dokuz) harflidir.
NE MUTLU TÜRKÜM
DİYENE = 19 (On dokuz) harflidir.
MUSTAFA KEMAL
ATATÜRK:
1881'de doğmuştur,
19’Uncu asırdır,
19’Uncu Asrın
bitimine 19 yıl vardır.
19 Mayıs 1919'da
SAMSUN’A çıkmıştır.
19 + 19 + 19 = 57
eder.
SAMSUN’A çıktığında
38 yaşındadır. 57 yaşında da aramızdan ayrılmıştır.
1915'de 19’Uncu Tümen
Komutanı olmuştur. 19 +15 = 34 eder. O tarihte 34 yaşındadır.
1920'de T.B.M.M.
açılmıştır.
19 + 20 + 39 eder. O
tarihte 39 yaşındadır.
3 Mart, 1924'de
Hilafeti kaldırmıştır. 19 + 24 = 43 eder. O tarihte 43 yaşındadır.
25.4.1915'de
ARIBURNU’NDA düşmanı; önce geri çekilen, 19 jandarma erine süngü taktırarak
mevzilendirmiş ve durdurmuş, sonra da 57’İnci Alayı
koşar adımlarla savaş alanına sürmüştür. Mustafa Kemal olarak bu 19’Uncu Tümen'in 57’İnci
Alay İle doğmuş, 57 yaşında hayata gözlerini yummuştur.
Sicil Numarası: 317/8 = 19 eder.
1915'de 19 + 15 + 34 yaşındadır.
İsmet İnönü’nün,
Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN ölüm gününde söylediği söylevi 19 cümledir.
Bismillahirrahmanirrahim'in Arapça
yazılışı 19 harften oluşmaktadır.
ATATÜRK:
19 Yaşında Harp Okulu'na girmiştir.
19 yıl askerlik yapmıştır.
19 yıl da devletimizi yönetmiştir.
19 Eylül 1921'de Mareşal olmuştur.
19
Kasım 1938'de cenazesi ANKARA’YA getiriliştir.
1919
içinde 101 adet 19 vardır.
Sayılar
kutsalsa bu kutsallık Tanrısal ise; ATATÜRK’ÜN çıkışı, devrimi, ölümsüz önderliği,
Türk ulusu için kutsallığı da Tanrısaldır...
29 Ekim 1975 Osman TÜRKOĞUZ
J. Yarbay
117’İnci Sınır. A.K.V. Kızıltepe/MARDİN
BİLGE KAĞAN:
19 SENEDE YETİŞMİŞ
19 SENE ÇİN’LE DÖVÜŞMÜŞ
19 SENE DEVLET BAŞKANLIĞI
YAPMIŞ
19 KİŞİYLE ÇİN’E BAŞKALDIRMIŞ
57 YAŞINDA ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR
ATATÜRK, Samsun’a 19 kişiyle
çıkmıştır.
Kur’an’ı Kerim’de büyük ölçüde 19 uyumu vardır.
Bilge KAĞAN’IN babası, İlteriş
KAĞAN ile Annesi İlbilge Hatun, 17 kişiyle, Çin'e başkaldırmıştı
1976'dan sonra, Kur-an'ı
Kerim'in 19. sayısıyla ilgisi üzerine araştırmalar yoğunlaştırılmıştı.
Londra'da Ahmed Deadat, bir dernek ve
yayınevi kurdu. Sonradan bu araştırmadan vazgeçti. Libya asıllı, Mısırlı Ziraat
Mühendisi Reşat Halife, A.BD giderek 19 ve Kuran’ı Kerim üzerine
çalıştı. Kur'anda fazla ayet olduğunu savundu ve sonra da peygamberciğini ilan
etti ve öldürüldü. Karacan Yayınlarından, Bilinmeyenler Ansiklopedisinde, bu
konuda makale yayınlandı Sonunda: ünlü Sunucu Cenk KORAY, 19 ve ATATÜRK adlı
bir kitap yayımlayarak satış rekorları kırdı.
“Elinde tek bir asker, tek bir silah bile bırakılmamış devleti,
mezardan hayata kavuşturmadı mı? Sakarya zaferinden sonra millet ona “GAZİ”
unvanı vermedi mi?
“Şimdi adı bir ayet büyüklüğünü taşıyan bu zatın ismini
“Gazi Mustafa Kemal’i ebced hesabıyla hesaplayınız. Zaferinin
tarihini yani(1338–1922) i bulursunuz. Gâvur dediğiniz adama Allah bu nimeti
nasip etmez.Bu uzun yazıyı ona Protestanlığı isnat edecek kadar İslamlığı
bilmeyen ve böylece Nahl suresinin 125. ayetini inkâr eylemiş bulunan
Müslümanlara Enfal suresinin 24. ayetini okumalarını ve onun “Devlet ve
Millete hayat veren davetine icabet ediniz” sözünü tekrarlayarak son vermek
istiyorum.
Av. Dr. A.
ALTUNSU, Osmanlı Şeyhülislamları S.XXXV.
Prof. DR.
Vasfi Raşit SEVİG’İN Önsözü 74.NURCULUK, OSMAN TÜRKOĞUZ.