12 Aralık 2014 Cuma

1271/İKİNCİ ABDÜLHAMİT Mİ?ARAP UŞAĞI1



         TC.

OSMAN TÜRKOĞUZ


TV. İZMİR.10 Aralık 2014.

OLACAKLARI YAZDIM, ÜLKEMİZDE TÜRKLÜĞÜ SİLMENİN ÇOK ALÇAKÇA BİR AMERİKAN VE DÖNMELER OYUNU TEZGÂHLANMAKTADIR. BÖYLE BİLİNE!

                     İKİNCİ ABDÜLHAMİT Mİ? ARAP UŞAĞI!

            “Sait Paşa, ELİMDE OLSA BU MİLLETİN DİLİNİ ARAPÇA YAPARDIM!”Osmanlının 34’üncü Padişahı ve İslamların Halifesi Zilullah’ı fil arz. Abdülhamit’i Sani.

            “O zaman da Padişahım küçük bir Arap Kabilesinin Reisi olurdunuz!”Eğinli/Kemaliyeli/ Sait Paşa.

                        "HAYATTA YEGÂNE VARLIĞIM VE SERVETİM, TÜRK OLARAK DOĞMAMDIR."
“BU MEMLEKET TARİHTE TÜRKTÜ, HÂLDE TÜRKTÜR VE EBEDİYEN TÜRK OLARAK YAŞAYACAKTIR.” NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

                                                                              MUSTAFA KEMAL

“Bir ulus, unsuru aslinin içinden çıkan kimseler tarafından idare edilmiyorsa, izmihlal(çöküntü, yok olma)mukadder ve yakındır!”Mustafa Kemal Atatürk.

“Amerika Birleşik devletleri neden mi dünyanın en güçlü devletidir? Çünkü biz, vatan hainlerini hemen öldürürüz; diğer ülkelerin vatan hainlerini de onları yönetmesi için başlarına yönetici olarak koyarız!”Henry Ksinger,Yahudi  asıllı Amerika Birleşik Devletlerini Eski Dışişleri B,akanı.

 

         İKİNCİ ABDÜLHAMİT HAN, EMANETİN EMİN ELLERDE!”Türk, Türklük ve Atatürk düşmanlarımız! Aklı başında ve Türklük bilincine ve Türk tarihi bilgisine sahip olanlar, bu sözün anlamını hemen kavramışlardır: KİNCİ Abdülhamit, Kürt hayranı olarak Kürt aşiretlerinden Hamidiye Alayları kurmuş, bu alayların başına da aşiret reislerini Mirliva ve Miralay olarak atamıştı. Ve Kürdistan deyimini de bir bölge anlamında, EGE BÖLGESİ GİBİ, kullanmıştı. Abdülhamit döneminde eyalet sistemi vardı. Büyük elçiliklerde de hep Türkten gayrı unsurlar vardı. İktidar, PKK’LILARI Aşayiş Birlikleri olarak Jandarmanın ve polisin yerine atayacak ve Kürdistan eyaletini de kuracaktır. Uyuyalım Bakalım!

1.KAŞKARLI MAHMUT ATA; Divan’ı lügat’it Türk’ün yazarı ve1072 yılında; Bağdat Abbasi Halifesi’ne :”Tanrımız; dünya’yı yönetmek için, Türk Ulusunu yarattı; TÜRKÇE ÖĞRENMEK, FARZ VE AYINDIR! Diyebilen Büyük Türk Bilgini.

2.“TÜRKLÜĞÜ YÜCELTMEK İÇİN YAŞA! TÜRK’E KILIÇ KALDIRAN ELİ KIR!”EMİR TİMUR.


BİZ Kİ MELİKİ TURANIZ, EMİRİ TÜRKİSTANIZ. BİZ Kİ, TÜRKOĞLU TÜRKÜZ. BİZ Kİ, ULUSLARIN EN KADİMİ VE EN ULUSU TÜRK’ÜN BAŞBUĞUYUZ!” EMİR TİMUR. İMZASINI TÜRKOĞLU TÜRK EMİR TİMUR!” YAZARAK ATARDI. ”KALK, KALK TA HER SATIRINDA KÖTÜLEDİĞİN MAĞLUP TÜRK’Ü GÖR!”

                                  Firdevsi’nin mezarında Emir Timur.

3.“Türk olarak doğmuş olmam her türlü övgüden üstündür ”EBU’LGAZİ BAHADIR HAN, Secereyi Terakime(Türk Şeceresi).

                                            

                       “SORMA BANA OYMAĞIMI, BOYUMU;

      BEŞ BİN YILDIR MİLLET GİBİ YAŞARIM.

                        DEME BANA OĞUZ, KAYI OSMANLI;

                  TÜRK’ÜM BU DA HER UNVANDAN ÜSTÜNDÜR!”

Ziya Gökalp(-1924) Diyarbakırlı.

İkinci Abdülhamid, Abdülmecit oğlu Ermeni asıllı Virjil’den /TİRİMÜJGAN/olma,22 Eylül 1842doğumluOSMANLI PADİŞAHI. Ölümü: 10 Şubat 1918. Ölümü üzerine şu dörtlük yazılmıştı: NE KENDİ EYLEDİ RAHAT/NE HALKA EYLEDİ HUZUR/YIKILDI GİTTİ CİHANDAN/DAYANSIN EHLİ KUBUR!”      Büyük kardeşi Beşinci Murat’ın aklını yitirmesi üzerine!? 31 Ağustos 1876 tarihinde Padişah oldu. Mithat Paşayı Sadrazamlığa getirdi./22 Nisan 1909’da halledildi/ Avrupalıların müdahalesinden kurtulmak için alelacele tercüme edilen Belçika’nın 1831 tarihli anayasası 26 Aralık 1876 tarihinde içten pazarlıklı, Arnavut, Kürt ve KENDİSİNE SUİKAST YAPAN VE İSYAN EDEN ERMENİLERİ, ANASI DANSÖZ VİRJİN’İN HATIRI İÇİNTEBAAYI SADIKA OLARAK ANAN AZILI BİR Ermeni hayranı, Yahudileri de sever ve taktir eder. Muhafız alayı, Arnavut, Kürt ve Ermenilerden oluşmuştur. Akıl hocası ve sır kâtibi Arap izzettir. İkinci Meşrutiyetin ilanı üzerine, edinmiş olduğu kara serveti ile Avrupa’ya kaçmıştır. Bahçıvanı olan Arnavut Müşir maaşı almaktaydı. Bir Osmanlı Müşirinin tayın bedeli Bir süvari bölüğün aylık masrafı kadardı. Altı-Yedi yaşındaki şehzadeler Mirliva/Tuğgeneral/yapılırdı.20 Mayıs 1876’BEŞİNCİ Murat’ı tahta geçirmek için,Yüzelli kişi ile  Çırağan Sarayı baskınını gerçekleştiren ALİ Süavi’yi , sopa ile öldüren Beşiktaş Muhafızı ZIR  CAHİL YEDİ-SEKİZ   HASAN Paşayı  MÜŞİR YAPMIŞTI.İMZASINI ARAPÇA YEDİ VE SEKİZ HARFLERİNİ ÜSTTEN BİR ÇİZGİ İLE BİRLEŞTİRDİĞİNDEN TARİHİMİZE YEDİ-SEKİZ HASAN PAŞA OLARAK GEÇMİŞTİ. VE Dini kitap basmamak koşulu ile 1727 senesinde Macar İbrahim Müteferrika tarafından açılan matbaada 1927 senesine kadar sadece 417 kitap yayınlanmıştı.1521 senesinde Köln’de100 özel matbaa vardı.1521’de Almancaya tercüme edilen İncil’den 5000 adet basılmıştı. OSMANLI’DAN DEVRALDIĞIMIZ 40.000 KÖYÜN 38.000’İNDE İLKOKUL YOKTU. ÜLKEMİZİN TÜMÜNDE 337 DOKTOR,136 EBE,52 TANE AZINLIK ECZANESİ VE 8 Türklere ait eczane vardı. MUSTAFA KEMAL’İN İSMET PAŞAYA ANLATIMINDAN. Yıldız sarayında günde 300 horoz kesilir, bunların billurlarından İkinci Abdülhamit’e yemek yapılırdı. Prusya Kıralı  İkinci Wilhelm, ABDÜLHAMİTİN   AŞÇIBAŞISI Mengenli Hakkı Efendiye:”Benim sarayıma gel, o iri fasulyelerden bana yemek yap!”Dediğinde, Hakkı Efendi:”Senin sarayında günde üç horoz kesilir,onlardan da altı horoz taşağı çıkar,benim Hünkârımın sarayında günde üç yüz horoz kesilir,onlardan da altı yüz taşak çıkar,fasulye dediğin şey horoz taşaklarıdır Ekselans!”Demişti.

 İstanbul gümrüğünün haftalık hâsılatı olan 17.000 altın Yıldız Sarayını masraflarını karşılamak için kullanılırdı. Bağdat demiryolunun yapımı sözleşmesi Almanların lehine hazırlanmıştı.Aslında, 1872 senesinde, Alman Mühendisi W.Pesel,Asya Osmanlı Demiryolları Genel Müdürlüğüne atanmış VE HEMEN ALMANLARIN ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA PLANLAMALARA BAŞLAMIŞTI.

, Senelik kâr garantisi ile birlikte demiryolunun sağ ve solundaki askari 20-45 km.lik şeritte her türlü madenlerin, ormanların ve taş ve kum ocaklarının işletme hakkı ve devlet arazisi de şirketlere verilmişti:

     Demiryolu imtiyazları kilometre garantisi ile sınırlı değildi, Kilometre garantisi yanında hattın geçeceği devlet arazisi şirkete bedelsiz devrediliyordu. Şirket hat boyundaki devlet ormanlarını ve taş ocakların

hiç bir bedel ödemeden kullanabiliyordu. Yine demiryolu yapımı, bakımı ve işletilmesi için gereken malzeme gümrüksüz olarak ithal ediliyordu. Demiryolunun kenarlarında bazen 40, 43 ve bazen 45 kilometrelik şeritler içindeki petrol de dâhil bütün madenleri işletme hakkına sahip oluyordu. Görüldüğü gibi Osmanlı Devleti’nden demiryolu imtiyazı almak çok karlı ve avantajlı bir iş olmanın da ötesindedir.”Karabük Üniversitesi Senatosu, BU Abdülhamit’e Doktorluk unvanını vermişti! İkinci Abdülhamit, iktidara gelir,gelmez İstanbul,İzmir;Bursa ve Erzurum gibi büyük şehirlerde bir ispiyoncu örgütü kurmuştu.İspiyoncuların ihbarları sarayın Tütüncü başının adresine gönderilirdi,mektubun içeriği incelenmeden işleme konulurdu.Fehim Paşa Hafiyelerinin  başı yapılmıştı.Gezici gösteri yapan bir İngiliz topluluğundan Margareth adlı bir kadını zorla evine kapattığından adı da Margaret Fehim Paşaya çıkmışltı.Halkın nefretin kazanan bu hain,İkinci Meşrutiyetin ilanı üzerine kaçmış olduğu Bursa’da halk tarafından linç edilmiştir.

. “İkinci ve de Kinci Sultan Hamit; bir Ermeni Rakkasenin—Virjin’in-- oğluydu. Osmanlı-Rus Savaşını bahane eden Abdülhamit, Anayasayı yürürlükten kaldırarak Osmanlı Meclisini de kapattı. Mithat paşayı Hicaz Eyaletinin Taif kalesi zindanına attırdı. Mithat Paşa’nın Sultan Aziz’in katili olduğunu iddia ederek bir yüksek mahkeme kurdurdu. Mahkemenin başkanlığına da bir İngiliz ajanı olan Rum Hıristoforidis’i getirdi. Ünlü Müşir Osman Paşa da bu mahkemenin üyelerinden birisiydi. Oğullarını saraya damat ettirmenin yollarına ünün de kurban ettirmişti. Ve Rahmetli Mithat Paşa Taif zindanında Abdülhamit köpeği subaylarca boğdurulmuştur.

    “Daha 1800’lerde,Üçüncü Selim döneminden başlayarak, Londra Elçilerimiz,şu adamlardı:Yanko Aziropuda(1800-1802),Antonaki Ramadani(1818-1821),Mavroyani Efendi(1832-1843),Kalimaki Bey(1846-1848),Kostaki Musurus paşa(1851-1856),Kostaki Antopule Paşa(1895-1903),Stefani Musurus Paşa(1903-1908),

   Paris Elçileri: Panoyataki Efendi(1814-1817)Nikolaki Mano Efendi(1817-1821),Kalimaki Bey(1848-1852),Naum Paşa(1908-1911),

   Berlin Elçileri: Kostaki Bey(1850-1854) Aristaki Bey(1858-1876).Petersburg Elçileri: Komnimus Bey(1868-1870),Roma Elçileri: Yanko Potayadis(1870-1873),Serkis Efendi(1872-1874),Aleksandr karatodori Efendi(1874-1876),İstefaniki Musurus Bey(1881-1886),Yanko Potoyadis-ikinci defa—(1886-1889).Viyana Elçileri: Dibolto(1800-1808),Todoroviç Efendi(1826-1831), Mavroyani Efendi(1831-1835),Kostaki Paşa(1848-1850),Kalimaki Bey(1855-1865),Aleko Vagorides Paşa(1876-1877).Washington Elçileri: Blak Bey(1867-1873),Ligoraki Aristaki Bey(1873-1883),Mavroyani Bey(1886-1896).Madrid Elçileri: Vikont Kreckhore de Varent(1858-1862), Atina Elçileri: Musurus Paşa(1840-1848), Yanko Fotidis Paşa (1861-1879).Gayrimüslim Nazırları ve diğer Osmanlının devlet görevlilerini de ayrıca yazacağım.

             Ünlü bir Romalı:”Geçmişlerini doğru, dürüst bilmeyenler, yaşamları boyunca, hep çocuk kalırlar.”Demiş, doğru söze ne denir

               “Yıkı luptur bu cihan, sanma ki bizde düzele;

                Devleti, cerhi deni, virdi kamu müptezele,

İşimiz kaldı heman merhameti lemyezele,                                                                                                                                                yıkıluptur bu cihan sanma ki biz de düzele…”

Kuranı kerime göre,her Müslüman erkekin dört kadınla evlenmek hakkı iken,Hz. Muhammed’in 24 karısını,padişahlarımızın saysız Kadın,Cariye ve Civanlarını nasıl Halka yutturacağız?Cennet masalı ile.Bu dünyada şarap haram,ötede şarap ırmakları beleş.

              ABDÜLHAMİT’İ SANİNİN YATAK ARKADAŞLARI:

 “Kızı Ayşe Sultan'a göre, babası II. Abdülhamid'in 13 eşi olmuştur.[25] Kabul gören diğer kaynaklara göre ise, bu sayı 16'dır.

Kadın Efendileri

  1. Nazik-eda Baş Kadın Efendi
  2. Bedr-i Felek Baş Kadın Efendi
  3. Safi-naz Nur-Efsun İkinci Kadın Efendi
  4. Bidar İkinci Kadın Efendi
  5. Dilpesend Üçüncü Kadın Efendi
  6. Mezide Mestan Üçüncü Kadın Efendi
  7. Emsal-i Nur Üçüncü Kadın Efendi
  8. Ayşe Dest-i Zer Müşfika (Kayıhan) Dördüncü Kadın Efendi

İkballeri

  1. Saz-kar Hanımefendi: Baş İkbal
  2. Peyveste Hanımefendi: İkinci İkbal
  3. Fatma Pesend Hanımefendi: Üçüncü İkbal
  4. Behice (Maan) Hanımefendi: Dördüncü İkbal
  5. Saliha Naciye Hanımefendi: Dördüncü İkbal

Gözdeler

  1. Dürdane Hanım: Baş Gözde,
  2. Calibos Hanım: 2’inci Gözde,
  3. Nazlıyar Hanım: 3’üncü Gözde.

Erkek çocukları

  1. Mehmet Selim Efendi, Bedr-i Felek Kadın Efendi'nin oğlu
  2. Ahmet Nuri Efendi
  3. Mehmed Abdülkadir Efendi
  4. Mehmed Burhanettin Efendi
  5. Abdürrahim Hayri Efendi Peyveste Hanımefendi'nin oğlu
  6. Ahmed Nureddin Efendi
  7. Mehmet Bedrettin Efendi
  8. Mehmet Abid Efendi, Saliha Naciye Hanımefendi'nin oğlu

Kız çocukları

  1. Refia Sultan
  2. Ayşe Sultan, Ayşe Dest-i Zer Müşfika (Kayıhan) Kadın Efendi'nin kızı
  3. Şadiye Sultan
  4. Naile Sultan
  5. Fatma Naime Sultan
  6. Zekiye Sultan
  7. Ulviye Sultan
  8. Hatice Sultan, Fatma Pesend Hanımefendi'nin kızı
  9. Aliye Sultan (y.1900). Bebekken ölmüştür.
  10. Cemile Sultan (y.1900). Bebekken ölmüştür.
  11. Saliha Sultan.
  12. Ahlaki yönden de incelenmeye değer. Anası Ermeni Virjin öldüğün de on yaşında olan Abdülhamit, Abdülmecit’in Yirmi iki karısından birisi olan çocuksuz Pirisu Kadın tarafından büyütülmüştü. Delikanlı çağında, Amcası Abdülaziz’in cariyesi iki kız kardeşi Pirisu Kadının yardımı ile elde ederek dairesine kapatmış, Amcasına bu iki cariyenin öldükleri yalanını yutturmuştu.

“Osmanlı devleti zamanında İstanbul’da kurulan (65) yabancı okulun bir kısmı, Lozan Antlaşması ile Cumhuriyet dönemine intikal etmiştir:”1893 tarihinde, Zühtü Paşa tarafından, padişah’a sunulan bir raporda Osmanlı ülkesi içinde bulunan Protestan okullarının durumuna dair köklü bilgiler verilmiştir. Ülke içinde (392) Protestan ve Amerikan okulunun bulunduğu; bunlardan(108) tanesinin 17 yıllık süre içersinde açıldığı, buna göre de her yıl, yaklaşık olarak 7 okul’un açılmış olduğu anlaşılmıştır.33 okulun açılış ruhsatının Padişah tarafından, 7 okulun açılış ruhsatının Sadrazam tarafından, 11 okulun da Maarif Nezareti tarafından ruhsatlandırıldığı anlaşılmıştır. Buna göre; (341 okulun ruhsatsız ve mevzuat hükümlerine aykırı olarak açılmış olduğu anlaşılmıştır:”

1903 tarihli Maarif Salnamesi ile ve Amerikan milli arşivinde bulunan bir belgeye göre, çeşitli okullardan(1039 tanesi Osmanlı ülkesinin dört bir tarafında faaliyet göstermektedirler. Çeşitli devletlerin destek ve kontrolündeki okulları şöylece sıralayabiliriz:

1-Fransız okulları         72,

2-İngiliz okulları            83,

3-Amerikan okulları 465,

4-Avusturya okulları 7,

5-Alman okulları            7,

6-İtalyan okulları         24,

7-Rus okulları(Beyrut 44,

8-İran okulları                 2,

9-Yunan okulları(İzmir) 3.

Amerikan okullarının çokluğu, Ulusal Kurtuluş Savaşında, AMERİKAN MANDACILIK FİKRİNİN SİVAS’TA ORTAYA ATILMA NEDENİNİ DE BELİRLEMEKTEDİR.

OSMANLI NE YAPIYORDU?

1838 TARİHLİ Balta limanı Anlaşması, Osmanlı Devleti ile İngiltere arasında imzalanmıştı. İngiliz Dış İşleri Bakan’ı:”Tatlı iş,” diyerek, bu anlaşmayı değerlendirmişti. Bu anlaşma ile; Osmanlı İmparatorluğu, hem kendi ekonomisini hem de Mısır ekonomisini çökertmişti.1854 Kırım savaşı, ayakta zar, zor duran Osmanlı Maliyesini iflasa götürmüştü. Avrupa’nın seri üretimli fabrika ürünleri, Osmanlı’nın el tezgâhlarını da silip, süpürmüştü. Rusya'nın Balkanlar'da ıslahat için verdiği tekliflerin 12 Nisan 1877'de İbrahim Ethem Paşa hükümeti tarafından reddedilmesi üzerine 93 Harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus Savaşı patlak verdi. Abdülhamid'in karşı olmasına rağmen[6] Mithat Paşa, Damat Mahmud Paşa ve Redif Paşa gibi devlet adamlarının ısrarlarıyla girilen savaşta Rus orduları Balkan ve Kafkas cephelerinde Osmanlı kuvvetlerini bir dizi yenilgiye uğratarak doğuda Erzurum'u, batıda ise Bulgaristan'ın tamamı ile Trakya'nın İstanbul surlarına kadarki kısmını işgal ettiler. Meclis-i Mebusan'da hükümetin savaş politikalarına yöneltilen ağır eleştiriler üzerine Abdülhamit, meclisi 18 Şubat 1878'de tatil etti. Takip eden 30 yıl boyunca meclisi bir daha toplantıya çağırmadı ve bu süre zarfında meşrutiyet anayasası olan Kanun-ı Esasî'yi kağıt üzerinde de olsa muhafaza ederek, aldığı kararları yine bu anayasaya göre yürürlüğe koydu.

93 Harbi, 3 Mart 1878'de İstanbul surları dışındaki Ayastefanos'ta/Yeşilköy/ karargâh kuran Rus kuvvetlerinin dikte ettiği Ayastefanos Antlaşması ile sona erdi. Anlaşmaya göre; Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı, sınırları Tuna'dan Ege'ye, Trakya'dan Arnavutluk'a uzanacak bağımsız bir Bulgaristan Prensliği kurulacak, Bosna-Hersek'e iç işlerinde bağımsızlık verilecek, Sırbistan, Karadağ ve Romanya tam bağımsızlık kazanacak ve sınırları genişletilecek, Kars, Ardahan, Batum ve Doğubayazıt Rusya'ya verilecek, Teselya Yunanistan'a bırakılacak, Girit ve Ermenistan'da ıslahat yapılacak, Osmanlı İmparatorluğu Rusya'ya 30 bin ruble savaş tazminatı ödeyecekti. Oldukça ağır şartlar içeren bu antlaşmaya, Rusya'nın aşırı derecede güçlenmesinden kaygı duyan diğer Avrupa devletleri karşı çıktılar. 13 Temmuz 1878'de Ayastefanos Antlaşması'nın yerine geçen Berlin Antlaşması imzalandı. Yeni antlaşmayla Rusya'nın toprak kazanımları geri alındıysa da, Romanya ve Karadağ'a bağımsızlık verilirken, Bulgaristan'da Almanya ve Avusturya-Macaristan himayesinde özerk bir prenslik oluşturuldu.”Abdülhamit, bu savaşı Yıldız sarayından yönetmişti. Donanmayı da halice kapatarak çürütmüştü.4 Haziran 1878’DE Berlin Kongresi sırasında Kıbrıs’ı İngilizlere bırakmıştı.31 AĞUSTOS 1876/22 NİSAN 1909 Tarihleri arasında hüküm sürdüğü sürede 243.000 kilometre kare Osmanlı toprağını düşmanlara terk etmiştir.

 

 

 

 

 

 

 


                                    

 

           

 

İzleyiciler

Blog Arşivi