OSMAN TÜRKOĞUZ
İzmir;10 Mart 2012.
EKSİK TESBİH TANESİ!
Bir hafta önceydi,kıyıda beyaz şezlonkta,
Siyah mayosu beyaz pervazlı
Bir güzel kızla gördüm seni.
Sonra, yürüdün denize indin;
İki sonsuz güzellik kucaklaştı,
Deniz SEN oldu, SENSE denizdin.
Dalgalar ayaklarında Mavi öpücük
Mutlu mu mutlu,
Kıyılarda ölüp, ölüp duruyor.
Hayalin deniz olmuş, güzelliğinse güneş
Karşımda öylece pırıl,pırıl duruyor.
SEN olmadığın zamanlar;
Deniz hırçın mı hırçın,
Dalgalar sahilleri dövüyor.
SEN denize inince deniz uysal bir kedi;
Dalgalar dizlerini öpüyor,
Ve o mutlu dalgalar
Eski bir şarkının ezgileri gibi yorgun
Uyumlu,Köpük,köpük kıyılara düşüyor,
Bembeyaz gelinlikler içinde,
Ölümlerin en güzeliyle, o kumlarda ölüyor.
Bir eksikle doğan insanlar
O eksik nedeniyle ölüyor.
Ve BEN Kırk sene sonra,
Sende eksiğimi buluyorum;
Üzülmeme de gerek yok artık,
Çünkü BEN eksiksiz yaşıyorum.
Tanrı’ya inancım on kat artıyor,
Yüz kat eksiliyor hakka inancım.
Aramıza çağlar, mekânlar koyan
Kusursuz bir sevgiyi kıskanıyor.
Yine de başım dönüyor,
Ve gözlerim kararıyor,
Simsiyah gözlerinde yüreğim yanıyor.
Ve SEN,Peygamber tespihinin eksik imamesi,
Ve SEN,Sevdalı günlerimin biricik efsanesi,
Tanrımın daha bilmem nesi,
Daha da bilmem nesi;
Sevgi tanrısının tek güvencesi.
Her şeyi çift yaratan Tanrı
Neden SENİ DE tek yaratmış?
SEN dünyamızda yaşar,dururken
Neden yıldızlarda ve evrende
Bana SENİ aratmış!
Herkesin Kara talihi Siyah gözlerin
Sevenleri eritir, yok eder yutar.
Evrende iki Kara delik misali,
İçinde nice yıldızlar,nice güneşler yatar.
SENİ gördüğüm zamanlar,
Aklım,
Düşüncelerim ve
Yüreğim duruyor.
Gönlüm bir yürek madalyon olmuş ta
Kuğu boynunda asılı duruyor.
Tüm güzellikleri SENDE topluyorum,
Kalemi ve kâğıdı alıyorum elime,
Yazmam ne mümkün SANA SENİ;
Kâğıt özleminle yanıyor.
Kalem kalemlikten çıkıyor ellerimde,
Beyaz kâğıtlar üstünde doyumsuzluğa eriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder