8 Mayıs 2011 Pazar

377-SALDIRILAR VE İFTİRALAR.

                                                                          
                       OSMAN TÜRKOĞUZ
                        osmanturkoguz@hotmail.com
                  İzmir; 08 Mayıs2011.

                   SALDIRILAR VE İFTİRALAR!
         Öncelikle tüm Annelerin anneleri anma günlerini yürekten kutlarım.
         Son günlerde, bazı yazılarımıza karşı hakaret ve iftira kampanyası başlatıldığını, gülerek görmekteyiz. Bir istek üzerine, senelerce önce yayımlamış olduğum küçük bir kitapçığımı adres defterime göre iletmiştim. “Dini Hezeyanların Psiko-Medikal Yönü”.Hiç tanımadığım bir zatı Muhteremden sert bir uyarı! Aldım:
         “Osman Bey, kısa bir yazınızı okudum.Bu yazınızda dinimize ve mukaddes inancımıza saldırmışsınız..Sen kim oluyorsunuz?Utanmaz adam,sen Zöhre Anamıza nasıl söz söylersin?O’NU Allah gönderdi.”Gibilerden bir yaklaşım.                                                                  Kibarca yanıt verdim.”Beyefendi, bendeniz o beğenmediğiniz yazıyı yazan kişiyim,bizleri kim gönderdi!Bendeniz,iki büyük Bilim adamının yazılarından alıntılar yaptım.Adamsanız;bu şekilde saldıracağınıza bu konuda bilimsel bir yazı yazarak herkesin yararlanmasına sunsanız..”
        
Hakaretler dört yazı boyunca sürdü. Sonunda gerekli yanıtımı verdim ve sizi muhatap kabul etmiyorum. Örnek vermiş olduğum Ayda namaz kılanları, Allah’ın yanında olduğunu bildirenleri, Kur’anı Kerimin eksiklerini tamamlayanları anlatmak dine hakaretse ben oralarda da yokum!”Dedim ve işi sonlandırdım.
         Bu sefer de İnternette dolaşan bir bilgiyi paylaşan çok sevdiğim bir arkadaşıma da öyle bir uyarı yazısı gelmiş ki şaşırmadım. Padişahlarımızın Analarının adları, Osmanlı arşivlerinde de belli olan bir gerçektir. Rahmetli Ali Kemal Meram’ın “Padişah Anaları” ve değerli birkaç yazarımızın da “Padişah Kadınları ve Kızları” ve “Haremden Taşanlar adlı kitapları mevcuttur. Atatürkçü olduğunu beyan eden mütecaviz bakınız, özetle, neler gevelemiş:
         “Ahmet Bey,--Yazım hatalarını düzelterek veriyorum—Osmanlı Padişahlarını  dejenere etmek sizce bir zevk midir? Yoksa siyaset midir?”…Hrıstiyan kadınların adlarını yazmışsınız.Türkçe adlarını yazsaydınız,bu geçmişe bir hakarettir…Atatürk hangi Pdişah hakkında aşağılama yapmıştır…Padişahların Anneleri Müslüman olmuşlar ve Şehzadeler doğurmuşlardır..Ben Atatürkçü olduğum halde geçmişimiz hakkında kötü söz söylemedim…Bundan sonra bana mesaj göndermeyin bende yıkanacak beyin yok.”
         Mesajı kısaltarak verdim. Bendeniz şahsen “ol mübarek Atatürkçümüzde “Beyin olmasının” itirafına çok sevindim!
          Cumhur Reisimiz Gazi Mustafa Kemal’in 36,5 saatte okudukları Büyük söylevin ilk sahifesinin i başlangıcına bir bakalım:
         “Padişah ve Halife görevinde bulunan Vahdettin, soysuzlaşmış, kendini ve yalınız tahtını koruyabileceğini umduğu alçakça önlemleri araştırmakta.”
         Hilafet ve saltanatın ayrılması kanunu Anayasa ve kanunlar komisyonunda konuşulurken, o zavallı Ulemaya vermiş olduğu tarihi bilgisini de aktarmakta yarar vardır:
         “Osman oğullarının, Türk ulusundan zorla gasp ettikleri saltanat hakkı usulü veçhile alınacaktır. İhtimal bazı kafalar da kesilecektir.”
         Bütün mesele anlaşılmıştır: İletileri yazanlara değil de iletiyi aktaranlara hakaret. İnternet ortamında “süzme” buna denilmezse neye denilir!
         İki noktada toplanan Mazeretler hazır:
         1-Dinimize ve manevi değerlerimize hakaret,
         2-Tarihimizi karalamak.
         “Sırtını kürke, kapını Türke alıştırma!”,                                    ”Türk değil mi Marsıvan’ın eşeği; eşek değil eşekten de aşağı!”
         Oğlanlara şiirler var diye, Fatih divanını yayımlamakta “Manevi değerlerimize hakaret sayılmaktadır.
         Hadi canım sende; İmamın uşakları, siz bizlere ve Çağımıza muhatap olmazsınız.
        

Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi