29 Mart 2010 Pazartesi

60- YALAN VE İFTİRADA SUÇÜSTÜ!

OSMAN TÜRKOĞUZ

İzmir; 26 Haziran, 2008

60- YALAN VE İFTİRADA SUÇÜSTÜ!

Sayın M. Dengir MİR Fırat Bey;

Sizlere söyleyecek çok sözüm var; bu sözlerimi dinlemenize Taşeronluğunu yaptığınız KURUM ve KURULUŞLAR‘IN izin vereceklerini sanmıyorum. Ama herkesin önünde yalan söylediğinizi ve İftira içersinde bulunduğunuzu söylemek durumundayım.

İnanmazsanız, şöyle aynaya bakınız da öyle konuşalım.

1- Yüzünüzde hiç sakal yok, Jan Gabin’in yüzü gibi pırıl, pırıl.

-Yüzünüzdeki kılları Gazi Mustafa Kemal’in zoru ile mi tıraş ettirdiniz?

2 -Hırvat icadı kravatınız, kolalı gömleğinizin üstüne pek te yakışmış!

-Sizler, kolalı gömlek giymeyi ve kolalı gömlek üzerine HIRVAT İCADI KRAVAT Takmayı, Mareşal Gazi Mustafa Kemal’in tehdidiyle mi yaptınız?

3- Üzerinizde; Gâvur! icadı ve Gâvur Modası, Tıraşlanmış İpekten Dikilmiş Elbiseyi, Mareşal Gazi Mustafa Kemal mi sizlere zorla giydirdi?

-Bakınız aynaya; söylediğiniz yalanlardan ve yaptığınız CEHENNEMLİK İFTİRALARDAN dolayı, içinizin kızarıklığı yüzünüze ve fotoğrafınıza yansımış.

Söyleyiniz ve hatta ağlayarak yalvarınız, sizi Çankaya’ya çıkartacak ve Türk Ulusu’nun gönlünden dışlayacak böylesine, yalan ve dahi dolanlarla dolu söyleşileri elinize verip, okutturmasınlar.

Bendeniz, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN açtığı aydınlık ve çağdaş bir dünya sayesinde öğrenmiş olduklarımla iddialarınızı hemen çürütmek iktidarındayım.

Ama bu hareketi asla yapmayacağım. Sizden ve sizlerin EFENDİLERİNİZDEN korkumdan mı?

Asla; benim sözlüğümde bunlar hiç te yazılı değildir.

Önce bunları bir öğreniniz; nedenini de açıklayacağım:

1- Bıkmak,

2- Yılmak,

3- Ürkmek,

4- Çıkar önünde takla atmak,

5- Yorulmak,

6- Korkmak,

7- Yalan söylemek,

8- Mareşal Gazi Mustafa Kemal’in yolundan sapmak,

9 - Çağdaşlıktan, LAİKLİKTEN ödün vermek.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin tarihinde; EŞEKLER gibi ANIRMAK ve dahi EŞEKLER gibi tepişmek geleneği yoktur. Sizleri, bu geleneği koymaktan mahrum bırakmak için, İDDİANIZA YANIT VERMEYE BEN YOKUM!

Siz belki de bilmiyorsunuzdur, ben söyleyeyim de öğrenmiş olun: ”Büyük ağaçların tepesine KARGALARIN bıraktıkları yemek zorunda olduğu şeylerdir.”

Sözü uzatmayalım. İkisi de Rahmetli olan; Besim Atalay ile İbrahim Alaattin Gövsa’nın şiirli atışmasından bir yenileme yapayım:

“ATATÜRK, BİR YALÇIN KAYA’DIR bu çirkeflerde,

O’NA çarpan Poyraz yeli kırılır.

Zillet’in çirkefleri dağılır, gider,

Dizine çıkmadan, seli kırılır.

O’NA çifte atan ŞAŞKIN EŞEĞİN,

Kendi çiftesiyle BELİ KIRILIR.”

Sayın DINGIR MINGIR BEYEFENDİ; Kavun, Karpuz, Bakla, Nohut, Aklın varsa, konuştuklarını unut.

Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi