OSMAN TÜRKOĞUZ
osmanturkoguz@gmail.com
İzmir;19 Şubat 2013
SİLİVRİ’DE JANDARMANIN DAVRANIŞI!
Bu yazımı laf olsun da beri gelsin mantığı ile yazmıyorum.Emekli bir jandarma subayı olmama karşın;toplum olaylarında;toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde alınması gerekli önlemler ve müdahaleller hususunda uzmanım.Silahlı Kuvvetlerin toplum olaylarında güvenlik güçleri gibi kullanılmasının kitabı da bana aittir.Bu konuda Silahlı Kuvvetlerimizin üst birliklerine de bir ay süreli konferanslar vermiştim.Fransız jandarmasının özel jandarma birliklerinin toplum olaylarına müdahale taktiklerini de anlatırdım.Türk Polisi bu işi 1980’den sonra yeni bir biçimde öğrendi.Sert müdahaleleri de çok sert tepkiler aldığı gibi çok ta tenkite uğradı.Jandarmamızın Polisin bu taktiklerini aynen vatandaşlarımız üzerinde uygulamasını çok yadırgadım.Bu uygulamadan şu dersi çıkardım: Toplantı ve gösteri yürüyüşünde ve hatta bir yerin güvenliğinin sağlanmasında jamdarma verilen emri uygulamaktadır.Bu çok yanlıştır ve bir politikanın uygulattırılmasıdır.Halkımıza ve basınıımıza,jandarma da polis gibidir,aynı kabın eserleridir dedirterek halkımızla jandarmanın arasını açmaya yönelik bir niyetin eseridir.Buradaki uygulatmalarla jandarmamızın halk nazarındaki itibarını düşürtmelerinde bir amaç sezilmektedir. Ziyaretçiİçlerinde bir çok toplum olayında görev almış komutanlarımız ve jandarma emekli subaylarımız vardır. Emekli Jandarma Kıdemli AlbaySayın Ahmer Avcı da biber gazı ile gazlanan ve Terkozlananlardan ve benimde en becerikli astlarımdan birisidir.
Jandarmanın görev bölgesinde polisin bulunması halkımızın tepkisini çekecektir.Hele,hele bariyerlerdeki polis yazısı halkımızın beyninde önceki polis müdahalelerini canlandıracaktır.
Silivri’ye gelen vatandaşlarımız,ya haksız tutuklananların yakınları ya da onlara destek olmak amacını taşıyan kişilerdir.Ellerinde silah kabul edilecek yaalınız Onurlu Türk bayrakları vardır.Dar bir çerçeveye sıkıştırılan halkımızın üzerine,kırmızı renge saldıran bir boğa mantığı ile saldırmak kabul edilemez.
Silivrideki duruşma gününün güvenliği bana verilmiş olsaydı ne mi yapardım:
, 1*Mütecanis bir görev kuvveti hazırlardım,
2*Alınacak güvenlik tertip ve düzenlemeleri hususunda kimseden emir ve talimat almazdım.
3*Polisi ve polis yazılı barikatları güvenlik için asla kullanmazdım.
4*Duruşma için gelenlerin,vuruşma için gelmedikleri mantığı ile onlarla diyalog kurardım.
5*Giriş şeridinin genişliğini ben ayarlar ve düzenlerdim
6*Biber gazına asla bel bağlamazdım,
7*Silahların namlularını yere doğru tuttururdum,
8*Jopları kılıflarından çıkartmazdım,
Bendeniz masal anlatmıyorum,en kızgın ve çatışma için gelen toplulukları insan gibi davranışlarla uğurladığımı bilenler bilmektedir.
Jandarmamızın halkımızın gözünden düşürülmüş,halkımızı gazlayıp,jopladıktan sonra terkozlayanların düzeyine indirilmiştir.Güvenlik önlemleri Müddeiumumilerin vesair kimselerin önerilerine göre yapılırsa sonuç böyle olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder