11 Şubat 2012 Cumartesi

573/HERKESE AYRI HUKUK MU!

                                                                                 
                                                                                                                                                         OSMAN TÜRKOĞUZ
                      Osmanturkoguz@mail.com
     İzmir;11Şubat 2012.
                  HERKESE AYRI HUKUK!
         MİLLİ İstihbarat Teşkilatı Yasasına aykırı olarak, MİT Başkanının bir heyetle Bölücü bir terör örgütüyle müzakerelerde bulunması gündemimize bomba gibi düştü. İstanbul’daki Özel Yetkili Müddei Özel Mit Başkanı ile bazı MİT mensuplarını ifadeleri için İstanbul’a davet etti. Efendim, Mit Başkanı hakkında soruşturma yapmak için Başbakandan izin almak gerekirmiş! Sayın A.Gül de devreye girdi. Generallerimizin evleri ve makamları imzasız ihbar mektupları aranarak tutuklanmalarına sessiz kalan SN: A.Gül, gözlerimizi yaşatacak evrensel hukuk dersleri verdiler. Bu olayın 864 rakımlı tepeye de sıçrayacağını anlamak için dini bütün Müslüman olmaya da gerek yoktur. MİT Başkanının görevinden doğan suçları için dokunulmazlığı vardır. Farz edelim ki, her hangi bir Mit Başkanı küçük bir kızın ırzına geçti, ya da Fethullah Gülen’in hesabından Necmettin vari para dolandırdı. Bu suçları için de dokunulmazlığından söz edilebilinir mi? A.Menderes’in Milli Emniyetin başına getirdiği Prof. Hüseyin Avni Göktürk, kendisinden iş istemeye gelen, Londra uçak kazasında ölen Anadolu Ajansı genel Müdürü Şerif Arzık’ın eşi Nimet Arzık’a tecavüz etmeye yeltenmişti.Bu da mı dokunulmazlık kapsamında mı?
         Pekiyi şu, kendilerinin çıkarmış olduğu Türk Ceza Kanunun 250’inci maddesine ne diyelim? Ya da Ceza Muhakemeleri Kanunun 250’inci maddesine ne diyelim?”250/3:birinci fıkrada belirtilen suçları işleyenler sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilmiş ağır ceza mahkemelerinde yargılanır…”
         “Madde 250.-(1) görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisi, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
         2-Görevin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışlarla kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi ikna eden kamu görevlisi, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”3-Bu maddeyi yazmayayım.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                    1-TCK Vatan Hainliği Suçu ve Cezası
                         2- Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yönelik suçlar.     
“1 Mart. 926 tarihli ve 765 sayılı TÜRK CEZA KANUNU, 1889 tarihli, İtalya’nın Zanerdelli kanunu olarak ünlenen ceza kanunundan alınmıştı. Bizim Ceza kanunumuza geçen, ünlü (125)’inci madde; Floransa’nın Onsekizinci asırda düzenlenen ceza kanunundan, evrensel olarak, tüm devletlerce alınan bir maddedir.BÜTÜN DÜNYA DEVLETLERİNDE, BU MADDEDE DÜZENLENEN SUÇUN ADI: ”VATAN HAİNLİĞİ SUÇUDUR.”Bu suçu işleyenlere, her ülkede,”VATAN HAİNİ”, DENİLİR.765 sayılı yasamızın 125’inci maddesi aynen korunarak, 26 Eylül 2004tarihinde kabul edilen (5237) sayılı Yeni Ceza Yasamızın, “Devletin Güvenliğine karşı suçlar başlığı altında ve “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” adı altında girmiştir.
Bu maddeyi aynen alıyorum:
“Madde 302-
(1)Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymak, Devletin birliğini bozmak, Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmak, Devletin bağımsızlığını zayıflatma kamacına yönelik elverişli bir fiil işleyen kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir.
(2)-Bu suçun işlenmesi sırasında başka suçların işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ilgili hükümlere göre cezaya hükmolunur.
(3) Bu madde tanımlanan suçların işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.”
         Bu madde Terörle Mücadele kanununa da aynen alınmıştır.
         Bu işin şakası yoktur, Sn. Recep Tayyip Erdoğan ve nerdeyse tüm devletlerin TERÖR Örgütü olduğunu kabul etiği PKK ile müzakerelerde bulananların hemen haklarında en seri bir şekilde yasal işlem yapılmasını. Şahıs devleti haline gelen ve Milletvekilleri de emir kulu haline getirilmeye çalışılan günümüzde yasal oyunlarla sanıkların kurtarılmalarının önlenmesi Türk adaletinin namusu gereğidir.

Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi