24 Ocak 2012 Salı

551/DELİLERİ VELİ KABUL ETMEK!

                                                                        

            OSMAN TÜRKOĞUZ
            osmanturkoguz@gmail.com
            İzmir;23 Ocak 2012.

                                   SAYIN FATMA IŞIK KAYA;                                                                                                        Sizi haksız yere üzenlere, Benden:
                                      “Bir yalçın kayayız bu vahşet gede,
                                      Bize çarpan Lodos yeli kırılır.
                                      Çirkabızilletin dağılır, gider,
                                      Dizinize çıkmadan seli kırılır.
                                      Bize çifte atan Şaşkın eşeğin
Kendi çiftesiyle beli kırılır.”Adapte. Rh. İ.A.G.—    B.Atalay atışması.

                        HİÇBİR LÂĞIM, MUSTAFA KEMAL DENİZİNE AKAMAZ!
         Rahmetli Mehmet Akif Ersoy’un bu şiirini Mustafa Kemal’e hakaret için yazdığını söyleyen Zavallı Müfterilere: Şiirin yazıldığı zaman Mustafa Kemal tanınmıyordu bile. Sonra, Peygamberden nakillerle din aleyhtarlığını yürüten ruh hastası Sait’i Norsi’—Sait Okur—den başkası var mıydı o zaman.
         Okuyalım da hükmümüzü verelim.
                                               “Bünyamin Tosun “
“Lisân-ı pâk-i Nebî'den yalanlar uyduruyor: Sıkılmadan da "sevâb işledim" deyip duruyor!

Düşünmedin mi girerken şerîatin kanına? Cinâyetin kalacak zanneder misin yanına?

Sevâb ümid ediyor ha! Deyin ki nâmerde:"Sevâbı sen göreceksin huzûr-ı mahşe... rde!

Tepende gezdirecek ra'd-ı intikamını Hak Ki yıldırımları beyninde kaynayıp duracak.

Yakandan inmeyecek dest-i kahrı husrânın... Nasıl iner ki, önünden kaçıp da nîrânın,

Civâr-ı nûr-ı nübüvvette mültecâ bulsan; Bu türlü kurtuluş imkânı yok ya... Kurtulsan;

Şu izdihâmın elinden -ki belki bir milyarNüfûs-ı hâsiredir- kaçmak ihtimali mi var?

Bugün fesâdına kurban olan zavallıların Vebali boynuna yüklenmesin mi yoksa yarın?

Kolay mı ümmeti idlâl edip sefîl etmek? Kolay mı dinî hurâfât içinde inletmek?

Niçin Kitâb-ı İlâhî'yi pâyimâl ettin? Niçin şerîati murdâr elinle kirlettin?

Çıkıp tepinmeye yok muydu başka bir sâha?Nedir bu salladığın çifte, Kâbetu'llâh'a?

Herif! Şu millet-i mâsûmeden ne isterdin,Ki doğru yol diye tuttun, dalâli gösterdin!"

Mehmet Akif ERSOY

“Şimdi Said Nursi'nin Kürtçülük yönüne bakalım. "Said-i Kürdi Hazretleri'nin Sultan II: Abdülhamit'e kızgınlığının sebeplerinden biri de onun talimatıyla akıl hastanesine kapatılmış olmasıdır. Kürt Said Efendi karargâhından saygıda kusur edilmeden saraya getirildi… Abdülhamit Han o dönemde genç bir adam olan Said-i Kürdi hazretlerine dönerek:

"Evladım bir isteğin mi var?"
diye sordu.
"Evet, Doğu'da Kürtçe tedrisat yapan okullar istiyorum."
"Duyamadım bir daha sesli şekilde söyler misin?"

Sultan'ın huyunu bilenler onun kızdığını ve bir nevi susması için böyle konuştuğunu bilirler. Ancak Said-i Kürdi (sonradan Nursi) Hazretleri susmaz ve küstah bir edayla yüksek sesle bağırır
L Sıkı mı bağırması, adamı anırttırırlardı! Ostüzü.)

"Doğu'da Kürtçe tedrisat yapan okullar istiyorum!"

Sultan Abdülhamit görevlilere döner "Bu genci Toptaşı akıl hastalıkları tımarhanesine (hastanesine) götürün biraz dinlensin" der.
Böylece Said'i Nursi (Kürdi) Hazretleri akıl hastanesine kapatılır. Hem de padişahın emriyle." (Türkeli dergisi, Ocak 2005 s.106)

Said Nursi'nin akıl hastanesinde kalış süresi üç aydır.

Said Nursi, 31 Mart kanlı vakasının tertipçisi Derviş (!) Vahdeti'nin Volkan mecmuasında "Kürt eşrafından Said-i Kürdi adıyla yazılar yazdı.

Derviş (!) Vahdeti, İttihad-ı Muhammed'i Cemiyeti'ni kurarak "derneğin başkanlığına Peygamber Efendim iz’i getirdiğini" ilan etti.

Said-i Kürdi, "İki Mektebi Musibetin Şahadetnamesi ve Divan-ı Harb-i Örfi" isimli risalesinde: (Belgenin asli resmi Türkeli dergisi'nin Ocak 2005 sayısında yayımlanmıştır.)

"Ey Asurîler ve Kiyanilerin cihangirlik zamanında pişdar, kahraman askerleri olan aslan KÜRTLER! Beş yüz senedir, yattınız; yeter artık uyanınız sabahtır…" şeklinde "ebnayı cinsine" çağrıda bulunuyordu. (Bediüzzaman Said-i Kürdi, "İki Mektebi Musibetin Şehadetnamesi veya Divanı Harb-i Örfi" Tabi, Kürdizade; Ahmet Ramiz, İkbal Millet Matbaası, Vezirhanı (1327–1911/1912, İstanbul).”
         Kendi ağızlarından itirafları böyledir. Aslında; İkinci Abdülhamit’e dilekçe vermiştir. Van’da ya da Bitlis’te Kürtçe eğitim yapan adının da “Medinetüzzehra” olmasını istediği bir üniversite açılmasını istemiştir. Kürt Teali Cemiyetine girmiş, Derviş Vahdeti ile Volkan gazetesinde ve İttihadı Muhammedi Cemiyetinde çalışmıştır. İkinci Abdülhamit,31 Mart 1909–14 Nisan—İrtica ayaklanmasından sonra tahttan indirilmişti. Sait’iNorsi, önce ve onbeş sene müddetle Bahailik inancını sürdürmüştü. Risalelerindeki islama ve akla ters anlatımlar Çarlık Rusya’nın Bağdat Büyük Elçisi Prens Dalgorki’nin yazdırdığı Bahaîlikle ilgili risalelerin aynıdır. Bu Türklük ve Müslümanlık düşmanının İstanbul’da bulunduğu zamanlarda Rahmetli Mehmet Akif te İstanbul’daydı. Bu şiir onu tenkit etmek amacıyla yazılmıştır. Nereden mi biliyorum? Övünmek saymazsanız Nurculuk üzerine uzmanım. İnanmayanlar adresime bildirirlerse,783 sahifelik Nurculuk, Akla ve Mantığa Ters İslama Yaklaşım!” Adlı kitabımın bilgisayar yazılımını bedava kendilerine iletirim. PS: Akıllılar Usare kamplarına kapatıldığından beri Deliler Veli oldular, veliler de isim değiştirdiler.
 

Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi