İstanbul; 10 KASIM 2003
GAZİ MUSTAFA KEMAL’E RAPOR!
Tarafımdan yazılarak, Ankara ve İstanbul’da halkımıza dağıtılmıştır.
Osman TÜRKOĞUZ
Karanlık izbelere saklanmış olan, çağdışı, Arap rüyalı;”DÂHİLİ VE HARİCİ BEDHAHLAR” -dışarıda ve içeride kötülüğünü isteyenler-;SENİN toprağa düşmüş olmanı; fikirlerin ve çağdaşlaşma eksenli, laik temelli, DEVRİMİNLE birlikte çürüyüp gitmek sandılar. Çağ dışında kalmış, bazı İslam ülkelerinin binlerce senelik geriye gidişlerini görerek; politikacısıyla, bölücüsüyle, emperyalist uşaklarıyla, elele gönül, gönüle SENİN DEVRİMİNE ve Ulusumuzun çağdaşlaşmaya ait tüm değerlerine karşı saldırıya geçtiler.
TÜRK GENÇLİĞİNE DİREKTİFİNİN sona kalan üç bölümünden; GAFLET VE DALALET’İ DE becerdiler. Şimdi akılları sıra HIYANETE soyundular. Ellerinde ve dillerinde yine de DİN; önlerinde şeyhler ve meczuplar, gönüllerinde ŞERİAT. Demokrasiyi; karanlıklara götüren bir araç, onurlu sessizliğimizi de; bıkıp, usanmak, korkmak ve dahi ürkmek sandılar. Sayende; cariyelikten onurlu insan, hür ve eşit vatandaş kimliğini kazanan kadınlarımızın bazılarını da karanlık yolun yolcusu yaptılar.
Nasıl buğday toprağa düşünce onurlu ve dolgun başaklar günyüzüne çıkarlarsa; BİZLER DE, ATATÜRK GENÇLİĞİ, gün yüzüne çıktık.
Güneşin batışını, sonsuz karanlık sanarak böğürenler, sabah güneşinin aydınlığını körelmiş gözleri, donmuş beyinleri ile algılayamamaktadırlar.
Işıklı, aydınlık ve insanlık onuruyla görkemli yolunun yolcuları ve koruyucuları olarak; karanlığı, köleliği, çağdışçılığı ve ilkelliği kovmaya kararlı ve azimliyiz.
Kanımızla gururlu, andımıza sadakatle onurlu; SENİN yarattığın TÜRK ULUSUNUN geleceği olarak ta çağdaşlaşmaya kararlıyız.
Sağ elimizde kalem; değil DÂHİLİ ve HARİCİ BEDHAHLAR, yine de korkumuz yoktur, üstümüze üstümüze gelse de dünya âlem.
Cumhuriyetimizin sekseninci yılında; SENİN aydınlık yolunda, hep yirmi yaşında DEVRİMLERİNİN VE AYDINLIĞININ BEKÇİLERİYİZ.
SEN; Samsun’da Sakarya’da Dumlupınar’da ve Çankaya’da nasıl da korkusuzca savaştıysan; bu savaşta, BİZİM yüreklerimizde de korkunun eseri yoktur.
Çünkü ve dahi çünkü;örneğimiz SENSİN,yolumuz senin ışıklı yolun…
Arz ederiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder