3 Ekim 2012 Çarşamba

815/ALKIŞLARA GÜVENMEK!

OSMAN TÜRKOĞUZ
İzmir;03 Ekim 2012.

                        ALKIŞLARA GÜVENMEK!
            Waterlo Meydan Muharebesinin Galibi olarak Londra’ya dönen Dük Wellington’u 200.000 kişi alkışlarla karşıladığında, sadece:”Sabun köpükleri!”Demişti. Başbakan olduğunda da 200.000kişi yuhaladığında da sadece ve sadece:”Sabun köpükleri!”Diye yanıt vermişti.
            “Alkışlarla başarılı olunsaydı; tüm soytarılar ve palyoçalar, alkış aldıkları sirklerin sahibi olurlardı!”Ostüzü.
            Alkışlarla iktidara gelen Adolf Hitler;alkışlarla ulusunu ,insanlığı ve kendisini felakete sürükledi.Tıpkı,Benito Mussolini,Rafael Turujillo ve diğer soytarılar gibi.
“Milletvekillerinin yeri Meclis olmalıdır!”,”Basının haberalma görevine engel konmamalıdır!”Türkiye Cumhuriyetinin başı Sn Abdullah Gül!
“Polemiğe girmek istemem, ben başka türlü düşünmekteyim!”,”Sürekli hakaret edenleri/Kongreye davet edilmeyen Onur sahibi Gazeteler/ bu özel günümüze davet etmedik!”,”Üç-Beş tane gazeteye engel koyduk, hadlerini bildirdik!”Sn. Başsavcı RTE. Beyimiz.
Sayın RTE Beyimiz,siz,evet siz hangi sıfatla Türkiye Cumhuriyetinin başının aksine düşünmektesiniz?
            1-Çatma davaların ve çatma mahkemelerin Başsavcısı olarak mı!
            2-Dahili, ve Harici bedhahların isteğine uyarak mı!
            3-Suç dosyalarını saklayarak 19.000TL.Maaşa bağlamış olduğunuz TBM Vekilleri meclisindeki yandaşlarınıza ve yaratmış olduğunuz kendinden menkul yalancılara güvenerek mi?
            4/Almanya’da hüküm giyen Asrımızın Dolandırıcıları/Deniz Fenercilerine güvenerek mi?
“Sizin hiçbir fikrinize inanmıyorum;ama,fikirlerinizi ortaya koymanız için hayatımı veririm!”François Marie Arouet Voltaire(1694/1778)
İkinci Dünya Savaşı sonrasında;İngiliz komünistlerinin yayın organı olan Deil Mirror gazetesi kapanma tehlikesine uğradığında, CİA Onbin abone yaratarak gazetenin yayımlanmasını sağlamıştır.
“Güçlü olan sayıca kalabalık kitleler değil, eğitimli kitlelerdir!”
“Kitleler ceza ile düzene sokulursa,yozlaşmış demektir.”
“Kendisini eleştirebilen insanlar,doğruyu ve güzeli bulma konusunda daha şanslıdırlar.”Konfüçyüs
“Keyfiyet,Kemiyetten üstündür!”Deyim.
“Ermeni Kralı çok kalabalık ordusu ile Zile tepelerini tuttuğunda;kendisine doğru ilerleyen jüliyüs Sezar Lejyonuna bakarak:
“Asker desem,çok az.elçi desem çok kalabalık!” Dediğinden yarım saat sonra o az dediği Lejyona  yenilmiştir.Şimdi,bu zaferin anısına dikilmiş Zile’de bir taş vardır ve üzerinde:”VENİ;VİDİ;VİCİ/GELDİM;GÖRDÜM;YENDİM yazısı okunmaktadır.Bu,Jüliyüs Sezar’ın Roma’ya Senato’ya yollamış olduğu rapordur.
Tarın bin Ziyat, MS:711 senesinde,7000 askerle çıkmış olduğu İspanya kıyısında;kendisini 90.000  Kişilik ordusu ile karşılayan Kral Rodrik’i yenmişti.
“Karaharpokulu müzesinde bir Romen tabur komutanının kılıcı sergilenmektedir. Bu kılıcın kabzasında de şöyle bir ifade vardır:”L’amoure pour la femme, la vie pour la patrie, l’honneure pour mois/Aşk kadın için, hayat vatan için,şeref benim için/450 kişilik bu Rumen taburunu bir Türk Asteğmeninin komutasındaki Onbir kişilik keşif mangası esir almıştır.Uzatmayalım:
18 yardımcısı,bir muhafız takımı ile Samsuna çıkan Mirliva Mustafa Kemal,tüm iç ve dış düşmanlarımızı yendiği gibi,Türkün kara talihini de yenmiştir.
“İyi yönetici olmanın sırrı dört yanlıştan kaçınmak, beş doğruyu uygulamaktan geçer. Dört yanlış şunlardır: Nasihat etmeden infaz etmek (gaddarlık); öğretmeden başarıyı ölçmek (kabalık), yönetimde gevşek olup sınırlar koymak (art niyet), özlük haklarının dağıtımında cimri davranmak (bürokrat olmak). Beş doğru ise şunlardır: Müsrif olmadan eli açık olmak; gocunmadan çalışmak; haris olmadan istek duymak; mağrur olmadan rahat davranmak; ürkütücü olmadan saygın olmak.”Konfüçyüs(M.Ö.551/479)
KEYFİYET,daima KEMİYETE GALEBE ÇALMIŞTIR.İşte örnekleri Sayın Goygoycularım

Hiç yorum yok:

İzleyiciler

Blog Arşivi